Yazı İçeriği

1. Kronik böbrek yetmezliği erkeklerden daha fazla

2. Böbrek enfeksiyonu kadınlarda daha sık görülür

3. Gebelikte böbrek sağlığına dikkat

4. Kadınlarda böbrek rahatsızlığı çok, diyalize giren az

Böbrek hastalıkları kadınları nasıl tehdit eder?

İstatistiklere göre dünya genelinde kronik böbrek hastalığı görülme oranı yüzde 10 seviyelerinde. Böbrek yetmezliği aşamasında olup da diyalize girmesi gereken insan sayısı ise 2.6 milyon kişi. Böbrek hastalıkları konusunda tablonun bu denli ciddi boyutlara varması da toplumsal farkındalığın artırılmasını zorunlu kılıyor. Bu doğrultuda böbrek hastalıkları açısından kadın-erkek farkı… Böbrekler ve kadın sağlığı denildiğinde ilk akla gelen soru, iki cinsiyet arasında böbreklerin yapısında farklılık bulunup bulunmadığı olur. Böbrekler kadınlarda 135 gram, erkeklere ise yaklaşık 150 gram. Ancak bu durum kadınlarda böbrek fonksiyonlarının yetersiz olacağı anlamına gelmez. Dolayısıyla bu farklılığın bir dezavantaj gibi değerlendirilmemesi gerekir. Böbrekler ve kadın sağlığına ilişkin üzerinde durulması gereken 4 önemli başlık ise şöyle…


1. Kronik böbrek yetmezliği erkeklerden daha fazla

Dünya genelinde 193 milyon kadın kronik böbrek hastalığından muzdarip. Kadınlarda 8’inci sıklıkta can kaybı sebebi olan bu sorun, her yıl 600 bin kadının hayatına mal oluyor. Üstelik kadınlarda kronik böbrek hastalığı gelişme sıklığının erkeklerden daha yüksek olduğu gözlenir. İstatistiklere göre hastalık yaygınlığı kadınlarda yüzde 14, erkeklerde ise yüzde 12. Bunun en önemli nedeni, her iki cinste gözlenen kronik böbrek yetmezliği risk faktörlerine ek olarak, kadınlardaki gebelik, lupus ve tekrarlayan üriner sistem enfeksiyonları gösterilir.

2. Böbrek enfeksiyonu kadınlarda daha sık görülür

Bazı böbrek hastalıklarına kadınlarda daha sık rastlanır ki bunların başında böbreklerin enfeksiyonu ve ‘lupus’ tarafından tutulması gelir. Özellikle gebelik döneminde riski artan enfeksiyonlarda tedaviden istenilen sonuca ulaşabilmek için zamanında tanı çok büyük önem taşır. Kadınların anatomik yapısı, üriner sistem enfeksiyonlarının gelişmesine ve yukarı doğru yayılarak böbreklerin tutulmasına (piyemonefrit) yol açar. Bu nedenle tekrarlayan sistit atakları yaşayan kadınların bu konuya dikkat etmesi önem taşır.

3. Gebelikte böbrek sağlığına dikkat

Gebelik ve kadınlardaki böbrek hastalıkları arasında çok yönlü bir ilişki bulunur. Kronik böbrek hastalığı olan kadınlarda, gebelikte anne ve bebek sağlığını olumsuz etkileyebilecek riskler, sağlıklı kadınlara göre artar. Diğer yandan gebeliğinin başlangıcında böbrek fonksiyonları normal olan kadınlarda, preeklampsi (gebelik zehirlenmesi) denilen klinik tablonun gelişmesi durumunda, ilerleyen dönemde kronik böbrek hastalığı görülme olasılığının 4-5 kat arttığı bilinir.

4. Kadınlarda böbrek rahatsızlığı çok, diyalize giren az

Son dönem böbrek yetmezliği grubunun tümünde, erkekler ile karşılaştırıldığında, artmış kronik böbrek hastalığı sıklığına rağmen diyaliz tedavisi gören kadınların oranının daha düşük olduğu görülür. Bu duruma yol açan nedenlerin başında kadınların, özellikle düşük sosyokültürel düzeye sahip bölgelerde, yeterli sağlık hizmetine ulaşmada karşılaştığı güçlükler yer alır. Ülkemizde, son dönem böbrek yetmezliği nedeniyle diyaliz tedavisi gören kişilerin yüzde 57’si erkek, yüzde 43’ünün kadın olduğu bilinir. Dünyanın gelişmiş bölgelerindeyse kadın ve erkekler başa baş giderken, geri kalmış bölgelerinde tedavi gören kadınların oranının yüzde 30’u bile bulmadığı görülür. İstatistikler, böbrek naklinde de durumun benzer olduğunu ortaya koyuyor. Sağlıklı kadınlar böbreklerinin bir tanesini sevdiklerine bağışlama konusunda çok cesur ve özverili olmalarına rağmen, ne yazık ki kendileri böbrek nakline gereksinim duyduklarında, erkeklerden aynı oranda destek bulamadıkları gözlenir.