Yazı İçeriği

Her korku panik atak değildir!

Panik atak başka rahatsızlıklarla karıştırabilir

Panik atak nedenleri

Panik atak krizi nasıl gelişir?

Panik atak ilaçları terapinin yerini tutmaz

Panik atak nasıl geçer?

Bir anda uykudan panik halinde kalkıyorsanız, yolda yürürken, yemek yerken, durup dururken çarpıntı ve el ya da dudak çevresinde uyuşma hissediyorsanız dikkat! Çağın hastalığı olan panik atak, yanı başınızda olabilir. Panik atak sorunu olanlar genelde titiz, gergin, çabuk kaygılanan, çabuk heyecanlanan kişilerdir. Kişilerin hemen hepsinde, birkaç ay öncesinden heyecan belirtileri başlamış olur. Belirtiler şu şekilde kendini gösterir: Bir anda kalp çarpıntısı hızlanır, kalp krizi geçiriyormuş hissi yaşanır, sonuçta yaşamsal bir risk oluştuğu düşünülür ve korkuya kapılır. Yaygın anksiyete bozukluklarının bir çeşidi olan panik atak, spesifik bir korkudan dolayı yaşanmaz. Bu durum; bilinmedik bir sebepten, bilinçaltındaki bir olayla birleşerek ortaya çıkabilir.


Her korku panik atak değildir!

Panik atağın en temel özelliği, nöbet geçiren kişinin aşırı korkmasıdır. Ancak her korku ve fobiyi panik atakla karıştırmamak gerekir. Korku objesine tepki vermek, normal bir davranıştır. Örneğin; havlayarak koşan bir köpek korkuya neden olabilir. Kişi böyle bir durumda irkilerek reaksiyon verebilir. Fobilerde de korku objesine yönelik abartılı panik duygusu söz konusudur. Ancak panik atak ne normal bir korkuya, ne de fobiye benzer. Bilinmedik bir sebepten, içsel bir çağrışımla bilinç dışına atılan bir olayla birleşerek ortaya çıkar. Ataktan sonra kişiler, yalnızca yaşadıklarını bilirler, neden böyle bir olay yaşadıklarını ise açıklayamazlar.

Panik atak başka rahatsızlıklarla karıştırabilir

Rahatsızlığının başka hastalıklar ile karışma olasılığı çok yüksektir. Çünkü kalp çarpıntısı, terleme, sıkıntı hissi gibi belirtiler panik atağın belirtisi olduğu gibi başka rahatsızlıkların da belirtisidir. Kişide aynı zamanda teşhisi konmamış hipertiroidi (tiroit bezinin normalden çok çalışarak aşırı miktarda tiroit hormonu üretmesi) bulunabilir. Aşırı çarpıntı, terleme, yüksek tansiyon şikayetleri bunun belirtisi olabilir. Kalple ilgili bazı rahatsızlıklarda da aynı tepkiler görülebilir. Hipoglisemiye (kan şekerinin olması gerektiğinden daha düşük olması) giren biri de bu şekilde hissedebilir. Nadiren de olsa aile içinde paniğe yatkın kişiler varsa ve kişi çocukluktan itibaren ataklar görmeye alışmışsa, kendisinde de aynı belirtiler görülebilir.

Panik atak nedenleri

Yapılan araştırmalar, panik atağın 20-45 yaş aralığında ve kadınlarda daha çok görüldüğünü ortaya koyuyor. Bazı biyolojik olaylarda hastalığa yatkınlık olabilir. Örneğin; obsesif kompulsif bozukluklarda (takıntı hastalığı), fobik hastalıklarda ya da aniden bir yakınını kaybetme durumunda kişinin ‘yedek enerji’ denilen güçlü yanları harekete geçemiyorsa, atak görülebilir. Bazen gençlerde okul değiştirme, yurtdışına gitme gibi durumlarda da atak yaşanır. İşten ayrılma, yeni duruma adaptasyon dönemleri de bu hastalığın nedenleri arasında yer alır.

Panik atak krizi nasıl gelişir?

Panik atak başladığında çoğu kişide aynı belirtiler görülür. Bu belirtiler arasında çarpıntı, korku, heyecan, terleme, kasılma ve uyuşma ilk sıralarda yer alır. Atak şiddetlendiğinde, kişi derin nefes alma ihtiyacı duyar. Ancak bu durum atağın daha da şiddetlenmesine yol açar. Çünkü vücut bir savunma mekanizması olarak adrenalin salgılamaya başlar. Adrenalinin vücutta yarattıkları (solunum hızının yükselmesi, kalp çarpıntısının artması gibi), kişinin daha fazla panik olmasına neden olur. Bir süre sonra dudakların etrafında ve vücutta uyuşmalar başlar. Rahatlamak için hızlı soluk alıp verilmeye başlanır, fakat durum daha da kötüleşir. Hiperventilasyon, yani aşırı soluk alıp verme olduğunda vücudun işleyişi bozulur. Damarlar büzüşünce kanlanma bozulur ve uyuşma hissedilir. Kişi uyuşma, kol ve bacakta kramplar hissedebilir.

Panik atak ilaçları terapinin yerini tutmaz

Panik atağı olanlar, ilk krizlerinde çoğunlukla acil servise başvururlar. Orada kişiyi rahatlatmak için ilaç verilir. Fakat böyle bir durum yaşayan kişinin atak geçince hastalığını ihmal etmemesi, mutlaka bir psikiyatri uzmanına başvurması gerekir. Paniğe neden olan sebeplerin araştırılması tedavide büyük önem taşır. Ayrıca psikiyatrik muayene yapılır ve anti-depresanlar verilebilir. Terapiler de bu kişilerin tedavisinde oldukça etkili olur. Çünkü semptomlar aynı olmakla beraber her kişinin dinamiğinin farklılığı nedeniyle terapi gereklidir. Panik atak tedavi edilmediğinde ise bu kişilerde sosyal izolasyon görülebilir. Toplu taşıtlara binemez, köprüden geçemez; yaşamlarını her an bir şey olabilir korkusuyla, hatta can kaybı korkusuyla yaşarlar.